Çek Cumhuriyeti demek sanki Prag demekmiş. Prag UNESCO şehri, Avrupa’nın kalbi ama diğer yerlerde olduğu gibi başkent bütün ülkeyi temsil edemez. Çek Cumhuriyeti 78866 kilometre karesiyle Türkiye‘nin neredeyse tam yüzde onudur. Buna rağmen Çek’te görülmeye değer daha çok şey var, hem tarihi mekanlar bol hem çok iyi korumuş doğası vardır.
Çekler kendi ülke gezmeyi seven bir millet sayılır, bunda geçmişin bir payı vardır. Çekoslovakya İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki dönemde ‘Doğu Bloğu’ içinde yer alan yarı kapalı ülke olduğu için sıradan Çekler’in yurtdışına çıkıp gezme imkanları kısıtlıydı. Bunun iç turizme mutlaka bir etki vardı, fakat sadece ondan değil, Çekler ondokuyuncu yüzyıla kadar dayanan eski turist geleneğe sahipler.
Çek Turistler Kulübü 1888 yılında Çek vatanseverler tarafından kurulmuştur. Kulübün faaliyetleri arasında yol işaretlemenin yanında turistik tesisleri ve barınakları inşaa etmek, kaleleri onarmaktı. Çek Turistler Kulübü aynı anda beklemedik bir yapının müteahhididir. Prag Kalesi’nin yanındaki Petrin Tepesi’nde bulunan küçük Eifel Seyretme Kulesi’nin 1891 yılında temeli atan ve yukarısına doğru giden teleferiği yaptıran kulüp.
Çek’te bu günlerde seksen bin kilometreyi aşan işaretlenmiş turistik yol var. Bu gibi mesafeyi yürürseniz ekvatordan iki defa dönmüş olursunuz. Yaklaşık yarısını yaya yürüyüş yolları yarısını da bisikler yolları temsil ediyor. Çek’te dört renk yaya yol işaretleri mevcut, iki beyaz şerit arasında-kırmızı, mavi, yeşil ve sarı şeritli işaretlerdir. Kırmızı-uzun, mavi-bir bakımdan önemli, yeşil-yöresel ve sarı kısa ve kısaltma yollarıdır. Bisiklet yolların fonu beyazın yerine sarı, kayak yolların da turuncudur.
İlk Çek milli parkı 1963 yılında Krkonoşe Dağları Milli Parkı ilan edildi ama ilk koruma altına alınan alan o değildi. İlk korunan bölge Çek Cenneti diye bir tabiatı koruma alanıydı. Çek Turistler Kulübü’nün ilk işaretleme faaliyetleri de buraya yönelikti, otuzlu yıllarda Altın Yol diye bir yürüyüş parkur bu coğrafyada açıldı. 103 kilometrelik parkur vadiler, kaya şehirleri, tepeler, dereler, ortaçağ kaleler ve alaçam ormanlarından geçiyor. Kumtaşlı kayalar, ünlü Trosky diye çift bacalı yanardağın zirvesinde inşaa edilmiş iki kale ile Çek Cenneti’nin simgeleridir. Bu muhteşem masalsı romantik kayalık bölge 2005’te UNESCO Avrupa Geoparkı ilan edildi.
Günümüzde Çek Cumhuriyeti’nde dört tane milli parkı ve onbeş tane tabiatı koruma alanı bulunuyor. Ülkenin kuzeyinde Krkonoşe Dağları Milli Parkı, kuzeybatısıda Çeskosaske Şvicarsko (Bohemian Switzerland), güneyinde Şumava Dağları Milli Parkı ve güneydoğusunda Dije Nehri’nin kanyon vadisini kapsayan Podiji Milli Parkı.
Turistik yollar sadece milli parklarda değil Çek Cumhuriyeti’nin her yerinde var, hatta Prag’ın içinde. Buyurun siz de gezin.